Savant sendromu, zihinsel yetersizlik veya ağır düzeydeki gelişim bozukluklarının yanı sıra, bireylerin genel zekâ düzeyinin ortalamanın çok altında olmasına rağmen, bir veya daha fazla alanda olağanüstü bilgi ve becerilere sahip olmalarını tanımlar. Bu sendromun bulgularının yaklaşık yarısı otistik bozukluğu olan bireylerde, diğer yarısı ise gelişimsel bozukluklar, merkezi sinir sistemi rahatsızlıkları, zekâ geriliği veya yaralanmalar gibi durumlara bağlı olarak ortaya çıkar. Savant sendromunun erkeklerde kadınlara göre altı kat daha fazla görüldüğü bilinmektedir.

Savant becerileri genellikle beş genel kategoriye ayrılır:

Bu becerilere sahip savantlar, olağanüstü savantlar, becerikli savantlar ve yetenekli savantlar olarak üç gruba ayrılırlar. Savant sendromunda gözlemlenen özel beceriler, hemen her zaman olağanüstü bir bellekle desteklenir. Savant sendromu edinsel (sonradan kazanılmış) veya konjenital (doğuştan) olabilir. Çeşitli savant becerileri, doğumda var olan zorlukların üstüne eklenerek çocukluk döneminde gelişir. Edinsel savant becerileri ise sağlıklı gelişim gösteren bireylerde bebeklik, çocukluk veya yetişkinlik döneminde geçirilen kafa travması veya merkezi sinir sistemi travması sonucu ortaya çıkabilir. Savant sendromunda savant becerilerinin zaman içinde kaybolması nadir görülen bir durumdur. Savantların becerileri yalnızca ezber belleğine dayanmakla kalmaz, aynı zamanda organizma ve alan bilgisiyle özgün bilgi temsil etme ve düzenleme becerilerini de içerir.

Savant sendromundaki nöropsikolojik profili tanımlamak için çeşitli teorik modeller ortaya konmuştur. Savant vakalarına olan ilgi 18. yüzyılda başlamış olmasına rağmen, bu sendromun doğası ve bazı yeteneklerin kaynağı halen tam olarak anlaşılamamıştır. Bu nedenle, savant sendromu üzerine yapılan araştırmalar artarak devam etmektedir. Günümüzde savant sendromuna dair pek çok soru halen cevapsızdır ve bu durum, konunun bilim dünyasında geniş çaplı araştırmalara tabi tutulmasını gerektirmektedir.

Savant sendromu, bireylerin olağanüstü yeteneklerini ortaya koydukları nadir ve ilgi çekici bir durumdur. Savantların yetenekleri genellikle belirli bir alanda yoğunlaşmıştır ve bu yetenekler, bireylerin günlük yaşam becerileriyle tezat oluşturacak şekilde olağanüstü düzeyde olabilir. Örneğin, bazı savantlar, karmaşık matematik problemlerini hızla çözebilirken, bazıları müzik aletlerini çalmada veya detaylı resimler yapmada mükemmel yeteneklere sahip olabilir. Savant sendromunun anlaşılması, nörolojik ve psikolojik süreçlerin daha iyi kavranmasına ve bu bireylerin yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik önemli adımların atılmasını sağlayabilir.